Olası taşınımda yapılması gerekenler ve alınacak önlemler ile ilgili açıklamada bulunan Dicle Üniversitesi Nükleer Tıp Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Bekir Taşdemir, "Toz bulutu içinde ne kadar sezyum 137 bulunduğu konusunda net açıklama yok; ancak olası durumda yüksek miktarda tespit edilmesi halinde halkın uyarılması gerekmektedir. Halkın gerekirse bu dönemde dışarı çıkmaması, camlarını açmaması ve bu havayı mümkün mertebe solumaması gerek" dedi.
Fransa'ya şubat ayının başlarında Sahra Çölü'nden gelen tozun, 1960 yılında bölgede gerçekleştirilen nükleer denemeden kalan sezyum 137 radyoaktif kalıntılarını Jura Dağları'na bıraktığı açıklandı. İlerleyen günlerde Türkiye'ye de Avrupa üzerinden beklenen toz taşınımı beklentisi endişeye yol açtı. Dicle Üniversitesi Nükleer Tıp Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Taşdemir, sezyum 137 radyoaktif kalıntılı toz taşınımıyla ilgili uyarılarda bulundu.
'BU HAVANIN SOLUNMAMASI GEREK'
Her toz taşınımını tehdit unsuru olarak düşünmemek gerektiğini hatırlatan Doç. Dr. Taşdemir, "Diyarbakır ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi civarında zaman zaman yaygın toz taşınımı Suriye ve Suudi Arabistan tarafından geliyor. Ancak Avrupa'daki toz bulutuyla bunu karıştırmamak gerekiyor. Avrupa'ya genellikle Sahra Çöl'ünden bu toz bulutları taşınmakta. Avrupa'nın Güney ve Doğu kesimlerine etkisi altına almakta. Sahra Çöl'ünde 1960'ta nükleer denemeler gerçekleştirildiği için orada artık bu radyoaktif maddeler bulunabilmekte. Ancak bizim bu bölgemize gelen Suriye ve Sudi Arabistan gibi bölgelerden toz bulutları geçmişte bu bölgede nükleer deneme veya nükleer saldırı gerçekleşmediği için bu riski taşımadığını düşünüyorum" dedi.
SEZYUM 137 NEDİR?
Sezyum 137 isimli madde, ölümcül etkisiyle bilinen kimyasal element olarak nükleer sanayide kullanılmaya devam ediliyor. Çıplak elle dokunulması halinde saniyeler içinde ölüme neden olabilen sezyum, yan etkileri nedeniyle sıkı denetim altında tutuluyor.
Güncelleme Tarihi: 03 Mart 2021, 16:22